The WWF is run at a local level by the following offices...
- WWF Global
- Adria
- Argentina
- Armenia
- AsiaPacific
- Australia
- Austria
- Azerbaijan
- Belgium
- Bhutan
- Bolivia
- Borneo
- Brazil
- Bulgaria
- Cambodia
- Cameroon
- Canada
- Caucasus
- Central African Republic
- Central America
- Chile
- China
- Colombia
- Croatia
- Democratic Republic of the Congo
- Denmark
- Ecuador
- European Policy Office
- Finland
Gezegenimizi, yaşamlarımızı birçok yönden zenginleştiren milyonlarca bitki ve hayvan türüyle paylaşıyoruz.
Bu yaşam ağı, bize su, temiz hava, verimli topraklar ve istikrarlı bir iklim gibi güvenli doğal şartları sağlıyor. Bize yiyecek, ilaç ve malzeme veriyor ve milyonlarca işi destekliyor, hayatımızı her yönden zenginleştiriyor.
Ancak gezegenimizin yaban hayatı krizde: 1970’lerden bu yana türler endişe verici şekilde hızla tükeniyor. Pek çok bilim insanı, giderek artan tüketim ve bunun sonucunda yükselen enerji, arazi ve su talebinin bizleri yeni bir jeolojik çağa sürüklediğine inanıyor.
Biyolojik değerleriyle doğa, modern toplumun yapı taşlarını oluşturan çok sayıda hizmet sunuyor; ancak hem doğa hem de biyolojik çeşitlilik endişe verici derecede yok olma sinyalleri veriyor.
Biyolojik çeşitliliğin azalma eğilimini tersine çevirmeli ve yaban hayatı ile insanın birlikte büyüdüğü bir gelecek oluşturmalıyız.
Yaban hayatı her kıtada, her okyanusta, karada ve su altında kayboluyor. Onun kaderi sadece bir türün elinde: Homo sapiens.
Türlerin birbirleri ile köklü bağı, birbirlerine olan bağımlılığı büyük karmaşık sistemler dizini ile ayakta durmakta.
Bitkilerin devamlılığını sağlayan arılardan, insan hayatı için önemli ilaç kaynağı olan bitkilere; yuva yapıp yeni nesiller üretebilmek için yaşlı ağaçlara gereksinim duyan ağaçkakanlardan, balıklar için korunaklı alanlar, besin ve oksijen sağlayan deniz çayırlarına milyonlarca basit ve karmaşık bağlar bulunmakta.
İnsan faaliyetlerinin taşıma kapasitelerini zorlayan boyutlara ulaşması ile yaban hayatı, yaşam alanlarının kayıpları, iklim değişikliği gibi büyük küresel sorunlarla büyük kayıplar yaşamaya başladı.
Geniş doğal alanlar tarıma, kentsel büyümeye, madenciliğe ve altyapıya yeniliyor, kirliliğin etkilerinden muzdarip, istilacı türlere karşı kırılganlaşıyor.
Türlerin yok oluş hızı doğal döngünün çok ötesinde! Öyle ki tükenenler listesi yapmaya başladık.
Yaban hayatını koruyabilmek için birçok ortakla birlikte çalışıyoruz.
-
2030 yılı itibariyle, dünya yüzeyinin % 30'unun korunan alanlar veya yerel topluluklar tarafından korunan bölgeler gibi, yaban hayatını dikkate alacak şekilde yönetildiğini görmek istiyoruz. Korunan alanların kapsamını artırmak, yönetimlerini güçlendirmek ve yaban hayvanlarının korunan alanlar arasında serbestçe dolaşabilmesi için koridorlar geliştirmek üzere kamu kurumları ve yöre halkı ile birlikte çalışıyoruz.
-
Küresel ölçekte yasal düzenlemeleri güçlendirerek yaban türlerinin yasadışı ticaretiyle mücadele ediyoruz. Yaban türlerden elde edilen ürünlere olan talebi artıran pazarları ve tüketici seçeneklerini etkiliyoruz.
Bunlar olumlu gelişmeler. Bununla birlikte türlerin ve yaşam alanlarının hızlı yok oluşunu tersine çevirmek için birlikte daha fazlasını yapmamız gerekiyor.