© WWF
BÜYÜK MENDERES

BÜYÜK MENDERES


Tatlı su habitatları, sundukları temiz su, sel ve taşkın felaketlerinin önlenmesi, besin döngüsü, biyolojik çeşitlilik desteği ve rekreasyonel hizmetleri ile insan refahı ve doğal ekosistemler için hayati öneme sahiptir. Ancak büyüyen sanayi, yoğun tarım ve hızlı kentleşme, tatlı su habitatlarında su kalitesini ve su miktarını olumsuz etkilemektedir. Bu etkileri en aza indirmek için sanayi ve tarım faaliyetlerinde su ayak izini azaltan yani sürdürülebilir uygulamaların hayata geçirilmesi büyük önem taşır.

Türkiye'deki Büyük Menderes nehir havzası, 2.5 milyon insana tarım, sanayi ve turizme su temin etmektedir. Havza’da yer alan Denizli ili, ev tekstili ihracatı, Aydın ili ise pamuk üretimiyle Türkiye’de ön plana çıkmaktadır. Havza’da  3 adet uluslararası öneme sahip sulak alan ve yasal olarak koruma altında 10 alan bulunmaktadır. Bu bakımdan, Havza ekolojik bakımdan da önemlidir. Öte yandan, Büyük Menderes nehir havzası, iklim değişikliği, nüfus artışı ve insan faaliyetleri nedeniyle su kıtlığı ve kirlilik sorunlarıyla karşı karşıyadır. Küresel ölçekte nesli tehlike altında olan Avrupa yılan balığının barındığı, birçok su kuşu türüne ev sahipliği yapan Bafa Gölü ve Büyük Menderes Deltası’nda tatlı su habitatları bozulma riskiyle karşı karşıya. Bu habitatlar biyolojik çeşitlilik için olduğu kadar, civarlarındaki tarım, balıkçılık ve ekoturizm ile geçimini sağlayan topluluklar için de hayati öneme sahiptir. Bu ortak riskler, hem ekonomiye hem de çevreye uzanan etkilere sahiptir, bu nedenle acil önlemler almak büyük önem taşır. Havza’daki biyolojik çeşitliliğin korunması ve bölgenin sürdürülebilir kalkınmasını sağlamak için tüm paydaşların bu habitatların korunmasına öncelik vermesi ve birlikte çalışması önemlidir.

WWF-Türkiye, Büyük Menderes Havzası’nın su risklerini ele almak üzere çeşitli paydaşların ortak hareketini hedeflemektedir. Hedef sektörler olan tekstil sanayinin ve pamuk üretiminin doğaya olan etkilerinin azaltılması için çok-paydaşlı yönetişim yapılarının kurulması, mali destek mekanizmalarının devreye alınması ve sürdürülebilir uygulamaları teşvik eden piyasa koşullarının oluşturulması amaçlanmaktadır. “Peyzaj yaklaşımı” olarak bilinen bu bütünleşik yaklaşımı benimseyerek, Havzada’ki paydaşlarla birlikte tekstil ve pamuk üretimindeki su risklerini azaltmayı, yerel işletmelerin rekabet gücünü artırmayı, toprak ve su sağlığının iyileştirilmesini, böylece dirençli bir gelecek inşa etmeyi amaçlıyoruz.

WWF-Türkiye’nin temel rolü, bilgi transferi, çözüm odaklı tartışma platformları oluşturma ve politikaları etkilemedir. Odak noktası, tekstil ve pamuk sektörlerinde pilot projelere dayanan ölçeklenebilir başarılı iş modelleri geliştirmektir. WWF-Türkiye, bu iş modellerinin Türkiye’nin ve dünyanın diğer nehir havzalarına örnek modeller olarak yaygınlaştırmayı hedeflemektedir. Bu iş modelleri, tekstil firmaları ve pamuk üreticilerine rehberlik edecek teknik destek yapılarının oluşturulması, finansman kaynaklarının yaratılması, kamu politikalarının güçlendirilmesi, yapılan yatırımların izleme, değerlendirme ve doğrulaması için sürdürülebilir altyapı  sistemlerinin kurulmasını içermektedir.

 

ÇALIŞMALAR

TEKSTİLDE TEMİZ ÜRETİM

Denizli'de Tekstil Sektöründe Dönüşüm: Temiz Üretim Programının Büyüyen Etkisi

ONARICI TARIM

Onarıcı Tarımın Pamuk Üretimindeki Etkilerini Deneyimlemek: Pilot Ölçekte Ortaya Çıkan Faydalar

EKOSİSTEM HİZMETLERİNİN RESTORASYONU

Ufku Genişletmek: WWF-Türkiye'nin Ekosistem Hizmetlerinin Restorasyonu için Ortak Hareket Planı

© DENİZ KAPLUMBAĞASI
DEĞİŞİMİN PARÇASI OL

Hayatınızda ufak değişiklikler yaparak büyük değişimlere katkıda bulabilirsiniz. Tehlike altındaki bir türü evlat edinin veya düzenli destekçi olun, WWF-Türkiye ailesine siz de katılın! Doğamız için yaptığımız her proje sizinle #BirlikteMümkün

Destek Ol